Wednesday, July 14, 2010

Neşettt hııımmm...

bugun cok sevdigim bir insan ile sohbet sırasında universitede okurken yasadiklarımızı daha dogrusu yasadiklarını konusuyorduk... ah ve heyler esliginde...

aklıma binbir turlu sey dolandı. Kendi ogrencilik gunlerim, onun yasam bicimi, hayatta durdugumuz yer, aklımızın sertligi yada esnekligi..

Bu dusunceler icinden en keskin olanı bana tekrar hatırlattı insan, adalet ile guc ilişkisini. ama bunları hadi hep basımıza gelen gibi tersinden okuyalım dedim.. olumsuz eklerini koyalim.. adaletsiz ile gucsuz iliskisi.

Adaletsiz insan gucsuz,
gucsuz insan adaletsiz..
Adaletsiz gucsuz insan,

hepsi baska baska... olur olmaz.. katılmam, katılırsın...

Ama sanırım gucsuz hissettigimiz zaman adaletsizlikler karsısında, halen onun adaletsiz oldugunu soylebilen insan, guclu ve adaletli olur...

adile naşit'e

Tuesday, July 13, 2010

Dunya Kupası 2010 biterkene

cok zevk aldım bu dunya kupasından...

maclari baska bir gozle izlemenin, sonucun degil yasananların (her anıyla) takip edildigi bir izleme bicimi ile...

saolasınız orda ter doken kardeslerim...

sadece "tek" bir sey sey mutsuz etti beni... "tek" fark ispanyası...

olsun, kornere, karta, ofsayda, dakikalara, insanlara, hakeme bakmayı ogrendim...

ezberimi bozdun, 2010, betson...

Tuesday, June 15, 2010

Fifa 2010 baslarkene...

besteli olur asagidaki:

Döndüm dedemin resmine, actim ellerimi
yalvardim dizkapagima, huysuz virgin seni.
damla damla 10 yasim biteriken omrumden,
cekdigim acilari yasiyorum kelimlen.

Bir vuvuyu cok sevdim, o beni hic takmıyor
beynimi ona verdim, artik geri vermiyor...

zelam belam baglanmis, faresiz kavalciyim
bu beynimi ben yedim, dunya kupa izliyor..

NakaRot.
Nokorat.
Nakorat.
Çokonat.

Monday, June 14, 2010

2 saniye gorecem diye

ben çok zorlaniyorum bazılarına girmemek icin...

2 saniye birsey (o da nesi) gorecem diye, karsidan gelene carpan yada ezilme tehlikesi yasayan insanlara giresim geliyor..

chop stick olsam 3 saniyeligine ve o an havada sabit yatay durabilsem...

benden bir tane daha varsa ele gelsem de pilav kaldırsam tabaktan agiza...

sonrada dusa girerim herhalde...

Tuesday, June 08, 2010

yuksek tavan

yuksek tavanlı yerleri sevip sevmedigime karar veremedim..

cok genis oluyor mekanlar... bizim ruhumuzu ve bedenimizi hapsetmis alcak tavanli, gokyuzunden uzak mekanlar ne de alistirmis baskiya beni..

olmuyor...genisleyiveriyor icim yuksek tavanli ya da gokyuzunu acik birakan yerlerde.. sonra toplamaya calis dur..
bugun gene genlestim.. bu ufacik bedene sigmak zor olacak desenize...

ya da siktiretsem mi ki?ne...

zaten cok az yardim isteyen biri iken bu kadar dagilak acilmak pek muhtac hissettiriyor beni..

babamin da dedigi gibi;

kendisi himmete muhtac bir dede,
nerde kaldi baskalarina yardim ede...

Wednesday, April 28, 2010

pes 2010

Yuh artık pes dedirten olay;
Cizgilerle somutlasmis sinirlarimizin gun yuzune cikmis halleri,
bakakalımış yuz ifadesi...

horuldayan umursamazligin yok mu bir de...
bir gun burda diger gun orada..

el gelsin diye bekliyorum yillardir,
gelegele bu el geldi.,
kasa da artık zengin degil ki..

Thursday, March 25, 2010


hersey icice mi gecik? yani hic mi ayrık duran seyler yok.

yargı ne diyor, sorulmadan konusan bir yapı mıdır ki?
ekonomik cevreler ozellestirme konusuna nesnel baktıklarını iddia mi ediyor?
anayasa paketi aslında neye hizmet ediyor?
evrakta sahtecilik, hayat cok mu gercek?

diger ulkelerdeki ornekleri nasıl, bakalım, ogrenelim diyenler, ogreniniz...

550 - 9 - %10 - 21:05 nedir bu sayılar

canlar cigerler, gercekleri Montaigne dilinden acikliyorum;

Bir kapının kapalı olduğunu anlamak için o kapıyı itmek gerekir...

canımsınız, bir ne oluyor bakmak icin itin su kapınızı yahu, acilsin..

da gorun ebemizin dalagini...